BARIŞ MANÇO İLE ÖLÜMÜNE KADAR

“Neşeli Günler” filminin Mehmet’i, aynı zamanda Barış Manço’nun 20 yıllık menajeri Tamer Şahin İletim’e konuştu

AJANS ÜNİVERSİTE-Nuran ATIŞ

“Neşeli Günler” filminin Mehmet’i olarak karşımıza çıkan ve aynı zamanda Barış Manço’nun 20 yıl menajerliğini yapan Tamer Şahin, Etiler Lisesi’nden mezun olduğunu ve bir arkadaşının tavsiyesi üzerine “Saklambaç” gazetesinin düzenlediği fotoroman yarışmasına katılıp birinci olduğunu anlattı.

“Müjdat Gezen, ‘Sen Artık Fotoroman Kralısın Sırtını Yasla’ Dedi”

Fotoroman yarışmasının jürisinde Müjdat Gezen gibi isimlerin var olduğunu belirten Şahin, finalde 12 kız ve 12 erkeğin olduğunu ve ilk başta kazanmaya yönelik bir beklentisi olmadığını ancak ismi açıklandıktan sonra şaşırdığını ifade etti. “Müjdat Gezen bana seslendi ve sen artık fotoroman kralısın, sırtını yasla, ayak ayaküstüne at dedi” diyen Şahin, bir süre sonra komşusu Orhan Aksoy’un tavsiyesi üzerine Ertem Eğilmez’in ofisine gitti ve “Neşeli Günler” filmine seçildi.

“Tarık Akan da Fırça Yedi”

“Neşeli Günler” filminin çekimi sırasında performansı beğenilmeyen Şahin, “Üçüncü gün fırça yemeye başladım, moralim bozuldu. Yeşilköy’de köşkte çalışıyorduk. Gardıroptaki bütün elbiselerimi topladım, gidiyordum sonra rahmetli Adile Naşit geldi. “Ya tamer bir dakika dedi, sakin ol, anlıyorum ben senin duygularını. Bu Yeşilçam böyle, Tarık Akan’la çalışırken aynı şekilde herkesin içinde fırça yedi. Ona da aynı şekilde yapıldı, bak sabredeceksin bunlar böyle ediyor diyerek onu teselli ettim. Şimdi sıra sende” diyerek Adile Naşit’ten bahsetti.

“Film Bittikten Sonra Teklifler Gelmeye Başladı Ama İstemedim”

Şahin, “Yeşilçam’ı kötülemek istemiyorum, insanlar değişir ama şimdiki devir gibi değil. O zamanlar Yeşilçam dendiğinde 2 adım geri duruyordu insanlar. O devirdeki insanların kafası başka çalışıyor” diyen Şahin, aradan bir zaman geçtikten sonra Barış Manço ile tanıştığını ve 20 yıl menajerliğini yaptığını anlattı.

“148 ülke gezdik 7’den 77’ye programı, Adam Olacak Çocuk, Japonya konserleri derken Barış Manço ile ölümüne kadar 20 yılımız geçti” diyen Şahin, “Sen şimdi gittin kapısını çaldın, kendisi açar, bir görevli açmaz kapıyı. O gün evinde yardımcılarından kimse yoksa sana kendi elleriyle kahve hazırlar. Sorar kahve mi içersin ne içersin, böyle takıntıları yoktur. Bir ağabeyin olarak sana hissettirir sen de rahatlarsın. Hiçbir zaman sana Barış Manço’yum hissiyatını vermez. Ben bir Barış Manço ile çalışıyordum ancak onunla çalışıyorum hissi yoktu, hep ağabeyim, aileden biriydi o yakınlığı, sıcaklığı ve manevi duyguyu verdi” dedi.

Şahin, “Gezdiğimiz ülkelerde bakanlığa bildiriyorduk, büyükelçiler tarafından karşılanıyorduk, Kore’de çocuklar bizim simamızı görünce ürküyordu ama Barış Manço çömelip saçlarını salladığında hepsi başına toplanırdı” dedi.

“Doktor Tavsiyelerini Dinlemiyordu”

Barış Manço ile 1982 senesinde Elbistan’da turnedeyken burnundan kan geldiğini ve yere yığıldığını anlatan Şahin, “Kalp kapakçığında üfleme vardı. ‘Öbür tarafa gittim geldim’ diye söylerdi. Aşırı yorgunluk vardı. Seyahatten döneriz herkes evine gider, o kasetlerini alıp stüdyoya giderdi. Bir pazar günü oturup evimde ayaklarımı uzatayım dediği günde evine bir giderdim bütün cam, antikaları indirmiş vazolarını yıkıyor, kuruluyor, duruluyor, onunla uğraşırdı, tatil nedir bilmez, deniz nedir bilmez, ben yazlığıma giderim 3 gün sonra beni bir bahane ile çağırttırır, ‘Hadi bir çekime gidiyoruz’ diye. Bir dinlenme yok, doktor tavsiyelerini dinlemiyordu, sabahları kalktığı zaman kahvaltı yapmazdı. Son zamanlarda çenesi kitlendi elleri buz gibiydi, yüzü bembeyazdı. Yurtdışına gittiğimiz zamanda 15 – 20 dakika geciktiği zaman paniklerdik bir şey mi oldu diye. Ölmeden önce iki göğsü alındı. Ekranda baktığın zaman bir Barış Manço ama yüksek tansiyon da vardı ve iyi huylu kanserden iki göğsü alındı, bel fıtığından tahtada üç ay yattı” diyen Şahin, bunu hızlı tempoda çalışması ve kendine bakmamasına bağladı.

“Manço’nun 40 Yıllık Birikimi Gitti”

Manço’nun 40 yıllık birikiminin gittiğini belirten Şahin, Barış Manço’nun televizyon, konserler, köşe yazarlığı vardı, bu 40 yıllık birikimi gitti, bir de böyle rahatsızlıkların var olduğunu düşünün” diyen Şahin, bu 40 yıllık birikimleri kitabında açıklamasına rağmen, “Hala Yazıp Çizecek Birkaç Satırım Kaldı” adlı kitaptan 17 sayfa alındığını söyledi.

Barış Manço’dan sonra “Kurtalan Ekspres” ile yoluna devam ettiğini söyleyen Şahin, 1 aya kadar Manço’nun “Dönence” parçasının 10 dile çevrileceğinin müjdesini verdi.